The Straits Times gazetesine konuşan Bakan Wong, Tayvan Boğazı’nda ve Güney Çin Denizi’nde gerilimin kazara tırmanması ve yanlış anlaşılma riskinin en büyük endişe kaynağı olduğunu söyledi.
Tayvan Boğazı’nda Çin’in geniş çaplı askeri operasyonlarından son derece kaygılı olduğunu ifade eden Wong, diyaloğu ve gerilimi azaltmayı mümkün kılacak ortamı teşvik etmek için konuştuklarını kaydetti.
Çin, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan’ın yeni lideri Lai Ching-te‘nin göreve başlamasından üç gün sonra, Ada ve çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladığını duyurmuştu.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949’dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasındaki ayrılık hala sürüyor.
Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Pekin yönetimi, Ada’nın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.
GÜNEY ÇİN DENİZİ ANLAŞMAZLIĞI
Çin, Avustralya donanmasının Güney Çin Denizi’ndeki hareketlerini Doğu Asya ülkesini kontrol altına alma çabası olarak görüyor.
Avustralya ise bunu reddediyor ve uluslararası hukuk kapsamında tüm devletlerin seyrüsefer ve uçuş özgürlüğüne saygı duyduğunu belirtiyor.
Güney Çin Denizi, kıyıdaş ülkelerin bağımsızlıklarını kazandığı İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana bölge ülkeleri arasında egemenlik ihtilaflarının odağında yer alıyor.
Çin, ilk kez 1947’de yayınladığı haritayla Güney Çin Denizi’nin yüzde 80’i üzerinde egemenlik iddiasında bulunurken, yer altı kaynakları açısından zengin bölgede Filipinler‘in yanı sıra Vietnam, Brunei ve Malezya da hak iddia ediyor.
Çin’in bölgedeki ihtilaflı adalarda üsler inşa etmesine, askeri unsurların yanı sıra sivil gemi filolarıyla varlık göstermesine, bölge ülkelerinin yanı sıra ABD karşı çıkıyor.
Lahey’deki Daimi Tahkim Mahkemesi, 2016’da Filipinler’in başvurusuyla verdiği kararda, Çin’in, Güney Çin Denizi’nde tek taraflı egemenlik taleplerinin yasal olmadığına hükmetmişti.
